[align=justify]Evrenin her noktası Yüce Rabbimiz'in yaratma sanatının benzersiz tecellileriyle doludur. Gözümüzü çevirdiğimiz her yer Allahın sonsuz gücünü ve büyüklüğünü yansıtır. Allahın insana verdiği nimetler saymakla bitmez. Rabbimiz bu gerçeği Kuran'da şöyle bildirmiştir:
Eğer Allah'ın nimetini saymaya kalkışacak olursanız, onu bir genelleme yaparak bile sayamazsınız. Gerçekten Allah, bağışlayandır, esirgeyendir. (Nahl Suresi, 18)
Gerçek şu ki, Allah için yaratmak çok kolaydır. Bu durum bir ayette Rabbimiz tarafından şu şekilde belirtilmektedir:
Gökleri ve yeri (bir örnek edinmeksizin) yaratandır. O, bir işin olmasına karar verirse, ona yalnızca "ol" der, o da hemen oluverir. (Bakara Suresi, 117)
Her türlü eksiklikten münezzeh olan Rabbimiz, dilediği anda dilediğini yaratmaya kadirdir. Yeryüzündeki hassas dengeleri; örneğin Samanyolu Galaksisi'ni, Güneş Sistemini, Dünyayı kuşatan sayısız kozmik kanunu ve tüm fiziksel değer ve ölçüleri yaratmak Allah için son derece kolaydır. Güneş'in yaydığı ışıktan evrenin genişleme hızına, suyun akışkanlık değerinden Dünya'nın Samanyolu Galaksisi'ndeki konumuna, Ay'ın Dünya'ya olan uzaklığından atmosferdeki gazların oranına kadar sayısız faktörün tamamını yaratan Allahtır. Allah yaratmanın Kendisi için kolay olduğunu bir başka ayetinde şöyle buyurmaktadır:
Onlar görmediler mi ki, Allah yaratmaya nasıl başlıyor, sonra onu iade ediyor? Şüphesiz, bu Allah'a göre kolaydır. (Ankebut Suresi, 19)
Allahın dilediğini dilediği anda mükemmel bir sanatla yarattığı ve yaratmanın Onun için son derece kolay olduğu gerçeğini göz önünde bulundurarak düşündüğümüzde, dünya hayatında insanların başına gelen her olayın Allah tarafından özel bir hikmetle yaratıldığını daha iyi anlarız. Nitekim yeryüzünde meydana gelen her şeyde mutlaka Allahın takdiri, Onun belirlediği bir kader, bir hayır ve hikmet vardır. Hiçbir şey kendiliğinden, amaçsızca gerçekleşmez. Bir yaprağın yere düşmesi gibi en küçük detaylar dahi Allahın bilgisi dahilinde, Onun kusursuz yaratma sanatının bir göstergesi olarak, hayır ve hikmetle meydana gelir.
Gaybın anahtarları O'nun Katındadır, O'ndan başka hiç kimse gaybı bilmez. Karada ve denizde olanların tümünü O bilir, O, bilmeksizin bir yaprak dahi düşmez; yerin karanlıklarındaki bir tane, yaş ve kuru dışta olmamak üzere hepsi (ve herşey) apaçık bir kitaptadır. (Enam Suresi, 59)
Dolayısıyla dünya hayatında eksiklik gibi görülebilecek pek çok olay da aslında bir kader dahilinde, hayır ve hikmet üzere yaratılmakta, yine Allahın sonsuz yaratma gücünü ve sanatını gözler önüne sermektedir. Örneğin insanın ölümlü olması, küçücük bir mikrop vesilesiyle hastalanmaya müsait olması, uyuyan, acıkan ve türlü eksiklikleri olan bir varlık olmasının da özel hikmetleri vardır. Böylece akılcı düşünebilen bir insan dünya hayatının eksik ve geçici bir yer olduğunu daha kolay anlar, dünyaya bağlanmaz ve ahirete yönelir. Ayrıca kendisinin ne kadar aciz bir varlık olduğunu görüp Allahın büyüklüğünü daha iyi takdir edebilir.
Çok açıktır ki, her şeye kadir olan Allah, dilemiş olsaydı dünyayı birtakım eksikliklere sahip bir şekilde yaratmazdı. Ama bir imtihan yeri olması sebebiyle dünya, özel olarak eksiklikleri ile birlikte yaratılmıştır. Örneğin açlık hissi Allah tarafından özel olarak yaratılmış bir histir. Hiç kuşku yok ki Allah dilemiş olsaydı açlık diye bir kavram varolmazdı. Ne var ki açlık kavramı insanların dünya hayatında zaman zaman açlıkla imtihan edilmeleri, bu vesileyle iman edenlerle etmeyenlerin, sabredip tevekkül edenlerle isyana kapılanların ayırt edilmesi, Müslümanların ecir kazanmaları amacıyla, özel olarak yaratılmıştır. İşte bu örnekte olduğu gibi, eksiklik gibi görünen diğer tüm detaylarda da pek çok özel yaratılış hikmeti vardır.
Bu gerçek doğrultusunda düşünmeye devam edersek, kıtlık kavramının da özel bir hikmetle yaratıldığını kolaylıkla anlarız. Tarihte bugüne kadar görülmüş kıtlık olaylarının hepsinin Allah Katında çeşitli hikmetleri vardır. Bu hikmetlerden bazılarının neler olabileceğine Allah Kuranda şöyle işaret etmektedir:
Allah bir şehri örnek verdi: (Halkı) Güvenlik ve huzur içindeydi, rızkı da her yerden bol bol gelmekteydi; fakat Allah'ın nimetlerine nankörlük etti, böylece Allah yaptıklarına karşılık olarak, ona açlık ve korku elbisesini tattırdı. Andolsun, onlara kendi içlerinden bir elçi gelmişti, fakat onu yalanladılar; böylece onlar, zulümlerine devam etmektelerken azap onları yakalayıverdi. (Nahl Suresi, 112-113)
Bilindiği gibi peygamberler Allahın, hidayet önderleri olarak yarattığı çok mübarek insanlardır. Bir kavme bir elçinin gönderilmesi, elçinin o kavmi Allaha iman etmeye davet etmesi ve kavmin yüz çevirmesi durumunda, o durumdan sonra kavimde meydana gelen olayların çok özel hikmetleri vardır. Allah geçmişte uyarıldıkları halde yüz çevirmiş kavimlerin başına gelen bu olayları Kuranda detaylı bir şekilde açıklamaktadır. Nitekim yukarıdaki ayetlerde de Allah daha önce güvenlik ve huzur içindeyken ve bol rızka sahipken Allahın nimetlerine nankörlük etmeleri dolayısyla kendilerine açlık tattırılan bir kavimden bahsetmektedir.
Kuranın Yusuf Suresinde de kıtlığa uğramış bir kavimden bahsedilmektedir. O dönemde başgösteren kıtlık da kavmin önde gelenleri tarafından Yusuf Peygambere yapılan haksızlıklara karşılık olmak üzere Allahtan bir ceza ya da uyarı olarak gelmiş olabilir. Doğrusunu Allah bilir.
İçinde bulunduğumuz dönem de, 1400 yıldan bu yana bütün inananların heyecanla beklediği Hazreti Mehdi Aleyhisselamın Allahın nurunu dünyaya hakim kılmak üzere görevlendirilmiş olarak yeryüzünde faaliyete başlayacağı, Peygamber Efendimiz tarafından haber verilmiş, tarihi öneme sahip özel bir dönemdir. Ayrıca yine bu dönemde Hz. İsanın yeryüzüne dönmesi beklenmektedir. Bu çok önemli zaman diliminde daha önce meydana gelmemiş pek çok olay ardı ardına gerçekleşmiş ve gerçekleşmeye devam etmektedir.
Kuranda pek çok örneği görüldüğü gibi, Allahın uyarıları, uyarıldıkları halde yüz çeviren insanlara, hiç hissetmeyecekleri ya da hiç farkında olmadıkları bir yerden gelebilmektedir. Dikkat edilirse günümüzde de insanlar nereden geldiğini anlayamadıkları çeşitli sıkıntılar içinde kalakalmış haldedirler. Örneğin insanların büyük kısmının arasında samimi sevginin, samimi dostluğun, arkadaşlığın kalmamış olması, hiçbir şeyden zevk alamaz hale gelmiş olmaları, gerçek anlamda mutlu olamamaları, sürekli karamsar bir ruh hali içinde yaşamaları, kaynağını bir türlü kavrayamadıkları, çok uğraşmalarına rağmen kurtulamadıkları birer bela çeşididir. Allahın dininden, emrettiği güzel ahlaktan yüz çevirmeleri, ahirete yönelmek yerine kısacık dünya hayatını tercih etmeleri kendi elleriyle kötü bir hayat sürmelerine sebep olur. Bu, aslında kendi elleriyle kendilerine hazırladıkları, ama sonucunun bu şekilde kendilerine zarar vereceğini daha önceden hesaplayamadıkları gizli bir bela çeşididir. Dünyevi menfaatlere dalmış ve o arada Allaha kulluk vazifelerini unutmuş olmaları sebebiyle hiç ummadıkları bir bela ile karşılaşmışlardır. Onlar dünyanın peşinden koştukça dünya onları hızla terk etmekte, sevgisizlikten, samimiyetsizlikten psikolojik hastalıklara yakalanmakta ve kısa sürede yaşlanıp çökmektedirler. Oysa içinde bulunduğumuz Hz. Mehdi dönemi bütün dünyanın Allaha kulluğa açıkça davet edildiği bir dönemdir. Günümüzde tüm insanlık çok çeşitli vesilelerle durmaksızın Allahın ayetleri ve delilleri ile uyarılmaktadır. İmandan yüz çeviren insanlara Allah tarafından önce sevgi duyarlılığını kaybetme, gerçek mutluluğu hiçbir şekilde yakalayamama gibi birtakım gizli karşılıklar verildiği, Kuranı bilen bir insan tarafından kolayca fark edilebilecek bir durumdur. Günümüzde yaşanan ekonomik kriz de bunun örneklerinden biri olabilir. Öyle ki insanlar bir gün içinde dünyayı sarıp kuşatan bir sıkıntı ile yüz yüze gelmişlerdir. Doğrusunu Allah bilir.[/align]
http://www.gununbilgisi.blogspot.com/ Sitesinden Alıntıdır.
Dünyadaki Kıtlığın Ardındaki Gerçek Sebepler
İslami İçerikli Makaleleri Paylaşabileceğiniz Alan
Moderatörler: ucharfbesnokta, Ertugrul
Cevapla
1 mesaj
• 1. sayfa (Toplam 1 sayfa)
Geçiş yap
- İslami Konular
- ↳ Dini Gün, Geceler ve Mübarek Aylar
- ↳ Namaz Bölümü
- ↳ Namaz Duaları
- ↳ Fıkıh ve Akaîd
- ↳ Zekat-Fitre-Sadaka
- ↳ Ahiret ve Kıyamet
- ↳ Tasavvûf
- ↳ Kurban Bayramı ve Kurban Kesmek
- ↳ İslami Bilgi ve Kaynaklar
- ↳ İslam'da Aile Hayatı
- ↳ Dua Köşesi
- ↳ Sahabeler
- ↳ Hutbeler ve Vaazlar
- ↳ İslam Büyüklerimiz
- ↳ Faziletler Bölümü
- ↳ Soru-Cevap
- ↳ Ezber ve Hafızlık Hakkında Bilgiler
- ↳ Çocuk Eğitimi
- Kurân-ı Kerim
- ↳ Kur'an Tefsiri
- ↳ Kurân-ı Kerim Meâli
- ↳ Arapça Öğreniyorum
- IslamiYasam.Com
- ↳ Forum Kuralları
- ↳ Tanışma Bölümümüz
- ↳ Duyurular
- ↳ Eleştirileriniz
- ↳ Üyelerden Duyurular
- Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v)
- ↳ Peygamberimiz Hz. Muhammed ( s.a.v )
- ↳ Hadisler Deryası
- ↳ Güllerin Efendisine Selam Olsun
- Ramazan-ı Şerif Özel
- ↳ Ramazan Ayı Hakkında Bilinmesi Gerekenler
- ↳ Ayet ve Hadisler
- ↳ Kıssalar
- ↳ Oruç Hakkında Bilinmesi Gerekenler
- Hac ve Umre
- ↳ Hac ve Umre
- ↳ Mekke Hakkında Bilgiler
- ↳ Medine Hakkında Bilgiler
- ↳ Hac ve Umre Ziyaretinde Bilinmesi Gerekenler
- ↳ Hac ve Umreye Gidiceklere Duyurular
- ↳ Hac ve Umreye Giden Üyelerimizin Duyuruları
- Osmanlı İmparatorluğu
- ↳ Osmanlı İmparatorluğu
- ↳ Osmanlı Hakkında Bilinmeyenler
- ↳ Osmanlı Sultanları
- ↳ Osmanlıda Eğitim
- ↳ Osmanlıda Süslüme Sanatları
- ↳ Genel
- ↳ Fatih Sultan Mehmet Özel
- Sesli ve Görüntülü Eserler
- ↳ İlahiler - Ezgiler
- ↳ Belgeseller
- ↳ Çocuklar İçin
- Bilgilenelim
- ↳ Dini Hikayeler
- ↳ Sırlar Dünyası
- ↳ Kıssadan Hisse
- ↳ Güzel Sözler
- ↳ Sağlık ve Yaşam
- ↳ Kişisel Gelişim
- ↳ Makaleler
- ↳ Tarihi ve Kültürel Mekanlar
- ↳ Rüya Tabirleri Yorumları
- Serbest Kürsü
- ↳ Bilmece-Bulmaca ve Oyun
- ↳ Güncel Haberler
- ↳ Genel Konular
- ↳ Sesli ve Görüntülü Eserler
- ↳ Resimler
- ↳ Komik Gazete
- Kültür ve Tebessüm
- ↳ Şiirler
- ↳ Edebiyat
- ↳ Fıkra, Mizah Bölümü
- ↳ Unutulan Kültürel Değerler
- Kitaplık
- ↳ Çocuk ve Gençler İçin Kitaplar
- ↳ Diğer Dini Kitaplar
- Yemek Tarifleri
- ↳ Yemek Tarifleri
- ↳ Deniz Ürünleri
- ↳ Çorbalar
- ↳ Sebze Yemekleri
- ↳ Et Yemekleri
- ↳ Tatlılar
- ↳ Hamur İşleri
- ↳ Salatalar
- ↳ Makarna ve Pilavlar
- ↳ Yöresel Yemekler
- Bilgi İşlem
- ↳ Bilgisayardaki Sorunlarınız
- ↳ Bilgisayarlar Hakkında Sormak İstedikleriniz