PEYGAMBER (S.A.V.) EFENDİMİZİN EVİ...ÖNÜNE HEDİYE!...
Moderatörler: ucharfbesnokta, Ertugrul
- N-U-R-D-A-N
- Tecrübeli Üye
- Mesajlar: 78
- Kayıt: 09 Kas 2009, 00:00
PEYGAMBER (S.A.V.) EFENDİMİZİN EVİ...ÖNÜNE HEDİYE!...
ARKADAŞLAR; PEYGAMBER'İMİZ (S.A.V) EVİNİN ÖNÜNE HERKEZ BİRER İKİŞER NE KADAR İSTERSENİZ...
("EFENDİMİZE HEDİYE YOLLASIN. EVİNİN ÖNÜ DOLSUN İNŞ"...)
BU BİR GÜL OLABİLİR, DUA OLABİLİR, HADİSİ ŞERİF OLABİLİR,ŞİİR OLABİLİR, VEYYA İÇTEN GELEN BİR MEKTUP TA OLABİLİR!...
RABBİMİN İZNİ İLE, İLK ÖNCE HEDİYESİNİ BEN VERİYORUM İNŞ...
ALLAHÜMME SALLİ ALA SEYİDİNA MUHAMMEDİN VE ALA ALİHİ MUHAMMED!!!
SELAMETLE VE BOL BOL DUA'LARLA İNŞ...
_______________________________________________________________________________________
RABBİM BANA YETER.
- N-U-R-D-A-N
- Tecrübeli Üye
- Mesajlar: 78
- Kayıt: 09 Kas 2009, 00:00
Mesaj konusu
Ruhum sana aşık
Sana hayrandır Efendim
Bir ben değil alem sana Kurbandır Efendim
Ecramu felek levhu kalem mesti nigahım
Didarına aşık ulu yezdandır Efendim
Mehşerde nebiler bile senden medet ister
Rahmet diyen alemlere Rahmansın Efendim
Ta arşa çıkar her gece aşıkların ahı
Medheyleyen ahlakını Kur'an dır Efendim
Aşkınla buhurdan gibi tütmekte bu kalbim
Sensiz bana cennet bile hicrandır Efendim
Doğ kalbime bir lahzacık ey nuri dilara
Nurunki gönül derdime dermandır Efendim
Ulvide senin bağrı yanık aşkı zarın
Feryadı bütün ateşi süzandır Efendim
Kıtmir ınız ey şahı rasul kovma kapından
Asilere lütfun yüce fermandır Efendim(S.A.V.)
alıntı
Selam ve bol bol dua ile...
____________________________________________________________
RABBİM BANA YETER.
Sana hayrandır Efendim
Bir ben değil alem sana Kurbandır Efendim
Ecramu felek levhu kalem mesti nigahım
Didarına aşık ulu yezdandır Efendim
Mehşerde nebiler bile senden medet ister
Rahmet diyen alemlere Rahmansın Efendim
Ta arşa çıkar her gece aşıkların ahı
Medheyleyen ahlakını Kur'an dır Efendim
Aşkınla buhurdan gibi tütmekte bu kalbim
Sensiz bana cennet bile hicrandır Efendim
Doğ kalbime bir lahzacık ey nuri dilara
Nurunki gönül derdime dermandır Efendim
Ulvide senin bağrı yanık aşkı zarın
Feryadı bütün ateşi süzandır Efendim
Kıtmir ınız ey şahı rasul kovma kapından
Asilere lütfun yüce fermandır Efendim(S.A.V.)
alıntı
Selam ve bol bol dua ile...
____________________________________________________________
RABBİM BANA YETER.
Esselâtü vesselâmü aleyke ya Resulullah! Esselâtü vesselâmü aleyke ya Habibullah!
Esselâtü vesselâmü aleyke ya Seyyidel-evveline vel-âhirin, veselâmün alel-mürselin
Leylime dolan Nur, Efendim ;
Sensiz geçirdiğim anın kim bilir kaçıncı gününün, kaçıncı saatini yaşamaktayım bugün. Kırık, dökük duvarımdaki ata yadigârı guguklu saatim, kim bilir kaçıncı kez tik-tak larıyla Sensizliğimi haykırdı bana.
Çok mu zaman oldu, bilemedim.
Ve ben, uyku perisini küstürdüğüm andan beridir hep SEN i diledim, hep SEN i bekledim, Efendim; belki bir gün kimsesizliğime Kimse olursun, şu fakir gönlüme teşrif edersin diye o nurdan çehreli Cemalinle.
Şimdi şükür Ona(c.c) ki karşımdasın, şükür Ona
(c.c) ki Gül kokunu hissedebiliyorum, güller içinde nura gark edilmiş Gül Cemalini izleyebiliyorum, hicabımdan paramparça olmuş yüreğimle. Dilerim O ndan(c.c) ki bir ömür boyu öylece karşımda dur. Tüm seslerimi kurban edeyim ben de yoluna. Sessizliği seninle doldurayım varlığıma. Önce nurunla gark olayım sonra tekrar tekrar Sende yitip yeniden Varlığında doğayım
Ama ne olur şimdi izin ver de melalimi anlatayım. İnsanoğlundan, ten bezmimden dert yanayım, ağlayayım ağlayayım da çevrendeki gülleri gözyaşlarımla sulayayım. Bir rayiha misali bendimden Bendine varayım.
Takvim yapraklarına dahi sığmayan bir firak yazılmış kaderime ve ben nicedir içimdeki ateşi geceme sığdırmaya, hasretimi karanlıklarla örtmeye çalışıyorum Efendim dilimde SETTAR ismi celiliyle.
Gündüzlerim mi?
Gündüzlerim ziyan, gündüzlerim harap
İnsanoğlu yaşayan bir ölü misali bitap
Ve benim hikâyemde
Hallac ın, Nesîmî nin, Bistamî nin, tüm hikâyelerin aksine, ışıkla karanlığın savaşında kazanan karanlık oldu. Işığım ardından toplayıp eşyalarını giderken hayal köşkümü depremlerle yıktı ve bir ömrü, ömrümü de tamamen enkaza döndürdü. Şimdi aklımın düşünceleri hezeyanlar içinde Üftâde yalnızlıkları soluyorum, hasret acısının en çok ona yakıştığı, uzun gecelerimde
Bilir misin Efendim, ben her gece Seninle uyurum, her sabah güneşi Seninle selamlarım. Issız odamda bir gece yarısı şimşek çaktığında ya da gürüldediğinde sema tüm sığınağım, karanlık sokaklarından geçerken şehrin, rüzgârın Hû larına karışan tüm nakaratlarım Sensin.
Aşığın kâinatta Elif diye diye maşukunu araması misali her bir yağmur damlası Sen diye diye düşer canıma. Odamın perdesini hafifçe kımıldatan rüzgâr Seni fısıldar kulağıma. Gecelerim gündüzlerime Seninle bağlanır ve kitaplarımın en can alıcı cümleleri hep Seninle başlar, hep Seni anlatır.
Kelimelerim
Kelimelerimse büyük harflerle hep Seni yazar, küçük harflerle beni; keşke tüm büyüklükleri cem etmiş varlığınla bir ömür misafir edebilsem küçüklüğümde Seni.
Kader hükmü yazılırken Levh-i Mahfuz a düşüp Kader Kalem inin bağrına kadim bir sır olduğum anda, kalem ince ince işlemeye başlamıştı önce ruhumu sonra sınırlarımı yani bedenimi. Gözlerime henüz fer damgası vurulmamıştı, burnuma his tohumları atılmamıştı Seni yaşadığımda yüreğimde. O an bir Ah la aldığım ilk nefesi dünyaya buyur edildiğimde Sen diye geri verdim. Şimdi, ne zaman yüreğimi dinlesem her nefes alış-verişinde Ah Sen diye zikredişini dinlerim.
Ah Sen
Ah Sen
Keşke Efendim, varlığımda Varlığının yerini anlatabilmem için daha süslü kelimelerim, daha kafiyeli cümlelerim olsaydı ama gel gör ki zihnimde yok senden gerisi. Artık bu hasrete dayanmak can üzre oldu da aştı yüreğimi.
Şimdi nihânice nigâhban bakışlarını nazar et yüzüme de söyle bana; bir Azrail ziyareti mi, bir İsrafil nidası mıdır yüreğimin beklediği Sana kavuşmak için?
Uzat bana ab-ı hayat dağıtan, pak ellerini de bir yol göster bu tenperver dünyadan, sınırlarımdan kurtulmam için
Ne olur Efendim
Ne olur
*******
Bir susuşla sustum
Bin yıldır konuşmayı bekleyen bir lâl misali döktüm içimdeki tüm ateşten kelimeleri ardından seslerimi sessizliğe terk edip sustum.
An mıydı yoksa asır mıydı geçen zaman susuşlarımda bilemiyorum.
Sadece bir bakıştı, sadece yoluna kurban olunacak bir bakıştı sessizliğimi bozan
Varlığımda arayış çanlarının çalmasına sebep olan
SABIR diyen bir bakış
Yakarışlarımı SABR a gark eden bir arayış
********
Ve ben şimdi hala nefes alıp veriyordum.
Ah Sen
Ah Sen diye
Esselâtü vesselâmü aleyke ya Seyyidel-evveline vel-âhirin, veselâmün alel-mürselin
Leylime dolan Nur, Efendim ;
Sensiz geçirdiğim anın kim bilir kaçıncı gününün, kaçıncı saatini yaşamaktayım bugün. Kırık, dökük duvarımdaki ata yadigârı guguklu saatim, kim bilir kaçıncı kez tik-tak larıyla Sensizliğimi haykırdı bana.
Çok mu zaman oldu, bilemedim.
Ve ben, uyku perisini küstürdüğüm andan beridir hep SEN i diledim, hep SEN i bekledim, Efendim; belki bir gün kimsesizliğime Kimse olursun, şu fakir gönlüme teşrif edersin diye o nurdan çehreli Cemalinle.
Şimdi şükür Ona(c.c) ki karşımdasın, şükür Ona
(c.c) ki Gül kokunu hissedebiliyorum, güller içinde nura gark edilmiş Gül Cemalini izleyebiliyorum, hicabımdan paramparça olmuş yüreğimle. Dilerim O ndan(c.c) ki bir ömür boyu öylece karşımda dur. Tüm seslerimi kurban edeyim ben de yoluna. Sessizliği seninle doldurayım varlığıma. Önce nurunla gark olayım sonra tekrar tekrar Sende yitip yeniden Varlığında doğayım
Ama ne olur şimdi izin ver de melalimi anlatayım. İnsanoğlundan, ten bezmimden dert yanayım, ağlayayım ağlayayım da çevrendeki gülleri gözyaşlarımla sulayayım. Bir rayiha misali bendimden Bendine varayım.
Takvim yapraklarına dahi sığmayan bir firak yazılmış kaderime ve ben nicedir içimdeki ateşi geceme sığdırmaya, hasretimi karanlıklarla örtmeye çalışıyorum Efendim dilimde SETTAR ismi celiliyle.
Gündüzlerim mi?
Gündüzlerim ziyan, gündüzlerim harap
İnsanoğlu yaşayan bir ölü misali bitap
Ve benim hikâyemde
Hallac ın, Nesîmî nin, Bistamî nin, tüm hikâyelerin aksine, ışıkla karanlığın savaşında kazanan karanlık oldu. Işığım ardından toplayıp eşyalarını giderken hayal köşkümü depremlerle yıktı ve bir ömrü, ömrümü de tamamen enkaza döndürdü. Şimdi aklımın düşünceleri hezeyanlar içinde Üftâde yalnızlıkları soluyorum, hasret acısının en çok ona yakıştığı, uzun gecelerimde
Bilir misin Efendim, ben her gece Seninle uyurum, her sabah güneşi Seninle selamlarım. Issız odamda bir gece yarısı şimşek çaktığında ya da gürüldediğinde sema tüm sığınağım, karanlık sokaklarından geçerken şehrin, rüzgârın Hû larına karışan tüm nakaratlarım Sensin.
Aşığın kâinatta Elif diye diye maşukunu araması misali her bir yağmur damlası Sen diye diye düşer canıma. Odamın perdesini hafifçe kımıldatan rüzgâr Seni fısıldar kulağıma. Gecelerim gündüzlerime Seninle bağlanır ve kitaplarımın en can alıcı cümleleri hep Seninle başlar, hep Seni anlatır.
Kelimelerim
Kelimelerimse büyük harflerle hep Seni yazar, küçük harflerle beni; keşke tüm büyüklükleri cem etmiş varlığınla bir ömür misafir edebilsem küçüklüğümde Seni.
Kader hükmü yazılırken Levh-i Mahfuz a düşüp Kader Kalem inin bağrına kadim bir sır olduğum anda, kalem ince ince işlemeye başlamıştı önce ruhumu sonra sınırlarımı yani bedenimi. Gözlerime henüz fer damgası vurulmamıştı, burnuma his tohumları atılmamıştı Seni yaşadığımda yüreğimde. O an bir Ah la aldığım ilk nefesi dünyaya buyur edildiğimde Sen diye geri verdim. Şimdi, ne zaman yüreğimi dinlesem her nefes alış-verişinde Ah Sen diye zikredişini dinlerim.
Ah Sen
Ah Sen
Keşke Efendim, varlığımda Varlığının yerini anlatabilmem için daha süslü kelimelerim, daha kafiyeli cümlelerim olsaydı ama gel gör ki zihnimde yok senden gerisi. Artık bu hasrete dayanmak can üzre oldu da aştı yüreğimi.
Şimdi nihânice nigâhban bakışlarını nazar et yüzüme de söyle bana; bir Azrail ziyareti mi, bir İsrafil nidası mıdır yüreğimin beklediği Sana kavuşmak için?
Uzat bana ab-ı hayat dağıtan, pak ellerini de bir yol göster bu tenperver dünyadan, sınırlarımdan kurtulmam için
Ne olur Efendim
Ne olur
*******
Bir susuşla sustum
Bin yıldır konuşmayı bekleyen bir lâl misali döktüm içimdeki tüm ateşten kelimeleri ardından seslerimi sessizliğe terk edip sustum.
An mıydı yoksa asır mıydı geçen zaman susuşlarımda bilemiyorum.
Sadece bir bakıştı, sadece yoluna kurban olunacak bir bakıştı sessizliğimi bozan
Varlığımda arayış çanlarının çalmasına sebep olan
SABIR diyen bir bakış
Yakarışlarımı SABR a gark eden bir arayış
********
Ve ben şimdi hala nefes alıp veriyordum.
Ah Sen
Ah Sen diye
- muhammednur
- Yeni Üye
- Mesajlar: 22
- Kayıt: 07 Ara 2009, 00:00
[align=center]Gözlerimi açtığımda 24 yaşındaydım ya Rasülullah,
Yeni görüyorum her şeyi, kazayı yaşadıktan sonra,
Anlamıyordum dünyayı, bana göstermeden önce Allah.
Şimdi çok mutluyum, şükür elhamdülillah.
Ben ki günahkar bir kuldum beynamazken,
Şimdi kalkıp gidiyorum sabah erken.
İçimde bir huzur, aklımda Sen
Ne büyük bir onur sallallahü aleyhi vessellem.
Tövbe ettim, günahlarımdan arındım,
Bu büyük lütf için yüce Allah 'a sığındım.
Seni görmek için dualara sarıldım,
Duy beni aleyhissalatü vesselam.
Kainatı yaratan yüce Allah,
Gösterecek seni bana İnşAllah.
Essalatü vesselemü aleyke ya Rasülullah,
Essalatü vesselemü aleyke ya HabibAllah...
Not: Alıntı değildir. Tüm hakları saklıdır. © 2010 Licensed to: Murat Doğan[/align]
Yeni görüyorum her şeyi, kazayı yaşadıktan sonra,
Anlamıyordum dünyayı, bana göstermeden önce Allah.
Şimdi çok mutluyum, şükür elhamdülillah.
Ben ki günahkar bir kuldum beynamazken,
Şimdi kalkıp gidiyorum sabah erken.
İçimde bir huzur, aklımda Sen
Ne büyük bir onur sallallahü aleyhi vessellem.
Tövbe ettim, günahlarımdan arındım,
Bu büyük lütf için yüce Allah 'a sığındım.
Seni görmek için dualara sarıldım,
Duy beni aleyhissalatü vesselam.
Kainatı yaratan yüce Allah,
Gösterecek seni bana İnşAllah.
Essalatü vesselemü aleyke ya Rasülullah,
Essalatü vesselemü aleyke ya HabibAllah...
Not: Alıntı değildir. Tüm hakları saklıdır. © 2010 Licensed to: Murat Doğan[/align]
ATATURK ; O, yüce bir dağa benzer. Eteğinde yaşayanlar bu yüceliği fark edemezler. Bu dağın azametini kavrayabilmek için, Ona çok uzaklardan bakmak gerekir. Claude FARRER / Fransız Edibi
Amin teşekkür ederim. Uzun zamandır şiir yazmıyordum. Bu şiiri 1-2 gün önce 5-10 dk arasında yazdım. Biraz kastım gerçi yazmak için ama sevgi olmadan şiir yazılmıyor. Keşke birine aşık olsam diye düşünüp dururdum sırf şiir yazmak için, meğer peygamber sevgisi de şiir yazdırtıyormuş. Salat ve selam olsun kâinatın efendisine...gulferi yazdı:Brüke kardeşim ne güzel bir şiir böyle..Rabbim ilhamınınzı artırsın..
devamını bekleriz inşALLAH..
ATATURK ; O, yüce bir dağa benzer. Eteğinde yaşayanlar bu yüceliği fark edemezler. Bu dağın azametini kavrayabilmek için, Ona çok uzaklardan bakmak gerekir. Claude FARRER / Fransız Edibi
- muhammednur
- Yeni Üye
- Mesajlar: 22
- Kayıt: 07 Ara 2009, 00:00
Mesaj Konusu
cennet yolunda açılır nuru
üzerine güller açılır miski amber saçılır
cennetin yolunda saf saf melekler
arş altında kabul olur dilekler
muhammede gelmiş bütün melekler
s.a.v.efendimiz güller içinde mis kokulu
üzerine güller açılır miski amber saçılır
cennetin yolunda saf saf melekler
arş altında kabul olur dilekler
muhammede gelmiş bütün melekler
s.a.v.efendimiz güller içinde mis kokulu
ÖLÜMÜ DÜŞÜN ONA GÖRE YAŞA.