PADİŞAHA BEDDUANIN BEDELİ

Osmanlı Sultanları Hakkında Ayrıntılı Bilgiler

Moderatörler: ucharfbesnokta, Ertugrul

Cevapla
Kullanıcı avatarı
gulyuzlum
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 637
Kayıt: 17 Oca 2008, 00:00

PADİŞAHA BEDDUANIN BEDELİ

Mesaj gönderen gulyuzlum »

Cihan Padişahı Sultan İkinci Mahmud Han, tebdil-i kıyafet (kıyafet değişikliği) ederek Silahdar Ağa ve bazı devlet erkanı ile beraber Sultan Mehmed Camii (Fatih Camii) yakınlarında bir ekmekçi fırınının önüne geldi. Halkın ekmek almaktaki sıkıntısını görüp bira orada bekledi.
Bir kadın iki ekmek alıp dönerken; “Padişahın gözü kör olsun. Bak şu ekmeğe ve bak şu ekmeği alıncaya kadar çektiğimiz sıkıntı ve zahmete!” dedi. Kadının bu sözlerini padişah da duydu. Padişahın yanında bulunanlardan birisi; “Baka kadın, padişah neylesin, bu çektiğiniz kendi alın yazınızdır. Padişahın tarlası, öküzü ve çifti yok ki ekip, biçip Allah’ın kullarına vere. Bunu siz Allah’tan bilin, yoksa padişah neylesin!” dedi. Kadın biraz daha beddua ederek oradan uzaklaştı.
Bu durum padişahın çok gücüne gitti, fakat sabretti. Dönüp saraya geldiğinde o gece bu duruma çok hayret ve taaccüp etti. Hırka-i Şerif Odası’nda Cenab-ı Rabb’ül-İzzet’e dua ve niyaz edip yalvararak Ümmet-i Muhammed’in rahat ve huzurunu istedi.
Ertesi sabah Silahdar Ağa’ya yüz kuruş vererek o fırına gönderdi. Vermiş olduğu yüz kuruşu kendisine beddua eden o kadına vermesini emir buyurdu.
Silahdar Ağa ile birkaç kişi yine tebdil-i kıyafet ederek o fırına geldiler ve kadını sordular. Kalabalıktan bir kimse kadını tanıdığını fakat nerede oturduğunu bilemeyip, ancak bunu mahalle ekmekçisinin bilebileceğini söyledi. Mahalle ekmekçisi, kadını ve hanesini bilip, bunları alıp kadının evine götürdü. Kadını çağırdıklarında, o gün bu bedduayı edip hanesine vardığında, kadında bir göz ağrısı başladığını ve sabaha kadar iki gözünün kör olduğunu gördüler. Keramet sahibi padişahın aleyhinde konuşarak nankörlük eden kadının bedduası kendisine isabet etmişti. Padişah-ı alem hazretlerinin velilik ve kerametleri herkes tarafından görülmüş ve dilden dile dolaşmıştır. (Cabi Ömer Efendi, Cabi Tarihi, Haz: M.Ali Beyhan)

Ahmet TEMİZ – YEDİKITA Dergisi – Sayı: 2 (Ekim 2008) Sayfa: 56 – 55

YEDİKITA dergimizin 2. sayısındaki bu yazı gerçek bir ibret vesikasıdır. Başlığı okuduğumda "Herhalde padişah kendisine beddua eden bir kimseyi ilginç bir şekilde cezalandırdı da böyle tarihe geçti" diye düşündüm. Ama okuduğumda hiç te öyle olmadığını gördüm. Sizlerle de paylaşmak istedim.

Dileğimiz yayın hayatına yeni başlayan dergimizin uzun soluklu bir dergi olmasıdır. Bunuda yolu ona sahip çıkmamızla olur. Çevremize tanıtmayı, abone sayısını çoğaltmaya çalışmayı bir vazife saymamız gerektiğini düşünüyorum.
Yolun düşer, Medine’yi münevvereye uğrarsan  Var Yeşil Ravza’yı gör seher yeli.  Yüzüm, imkânım yok, beni sorarsan  Yakar ciğerimi, kor seher yeli..
Kullanıcı avatarı
sera
Özel Üye
Özel Üye
Mesajlar: 610
Kayıt: 04 Eyl 2008, 23:00
Konum: GÜRCİSTAN

Re: PADİŞAHA BEDDUANIN BEDELİ

Mesaj gönderen sera »

görelim mevla ne eyler ne eylerse guzel eyler allah razı olsun abla çok guzel bır paylaşımdı emegıne saglık...
TESETTÜRLÜYÜM ÇÜNKÜ;TESETTÜRÜN ENBAŞ VASFI "BAŞÖRTÜSÜNÜ"İLK ÖNCE KALBİMDE SONRA KAFAMDA TAŞIYORUM..
Kullanıcı avatarı
Karaca
Yeni Üye
Yeni Üye
Mesajlar: 19
Kayıt: 14 Tem 2008, 23:00

Mesaj gönderen Karaca »

Osmanlı padişahlarının hepsi evliyaullahtır. Rabbim onlara hakiki evlat olabilmeyi nasip eylesin.
Cevapla

“Osmanlı Sultanları” sayfasına dön